Sonbahar ve kış aylarında oldukça yaygın olarak görülen grip, tüm dünyada salgınlara yol açabilen, tehlikeli bir hastalıktır.
Grip nedir?
Grip bir enfeksiyon hastalığıdır. Belirtileri; virüsle enfekte olmuş bir kişide yaklaşık 1- 4 günlük kuluçka süresinden sonra yüksek ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve öksürüktür.
Başlıca bulaşma yolları; öksürük – hapşırık ile etrafa saçılan damlacıklar, hasta kişiler ile direkt temas edilmesi veya hasta kişilerin virüs içeren salgılarıyla kirlenmiş eşyalarla temastır.
Grip, nadir de olsa hayatı tehdit eden bir hale dönüşebilmektedir!
Grip hastalığı yaşlılar, kronik hastalığı bulunanlar gibi riskli gruplarda şiddetli bir tabloya dönüşüp, zatürre (Pnömoni) gibi ciddi komplikasyonlara ve nadir olarak da hayatı tehdit eden bir hale dönüşebilmektedir. Hamilelik sırasında kalp atım hızında, kalbin pompaladığı kan miktarında, oksijen tüketiminde, akciğer kapasitesinde ve bağışıklık sisteminde ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler gribe bağlı komplikasyonların görülme olasılığını artırabilir.
Bu hastalıkla baş etmenin en kolay yolu bulaşmadan korunmaktır.
Korunmak için öncelikle mevsim koşullarına uygun giyinmek, bol sıvı gıda almak , C vitamininden zengin bol taze sebze ve meyve tüketmek gereklidir.
Bugünkü şartlar altında grip için çok etkin bir tedavi şekli yoktur. İnfluenza (Grip) virüsüne karşı geliştirilmiş ilaçlar bulunmakla beraber, bu ilaçların etkili olabilmesi için belirtiler başladıktan sonra ilk 48 saat içinde alınmalıdır. En etkin tedavi, meydana gelen semptomları gidermek şeklindedir. Çeşitli ateş düşürücü, ağrı kesici ilaçlarla yüksek ateşi önlemek, halsizlik, kırgınlık, yaygın kas eklem ağrılarını gidermektir. Ayrıca vücut direncini arttırmak açısından da yatak istrirahati uygulanmalıdır.
Doktor tarafından önerilmediği taktirde grip aşısı hamilelere ilk üç ayda uygulanmamalıdır!
Gripten korunma yöntemleri açısından son yıllarda grip aşısı oldukça gündemde…
Dünya Sağlık Örgütü’nün koordinasyonu ile her yıl, salgın yapan virus tipleri belirlenir ve buna bağlı olarak aşının tipi her yıl değiştirilir.
Grip aşısı, yapıldıktan sonar vücutta 1-2 hafta içinde koruyucu düzeye erişir. Eğer aşının içerdiği virüs tipleri, salgınlara neden olan virüs tipine benzerse, sağlıklı erişkinlerde yaklaşık % 70 oranında koruma sağlar. Bu oran riskli grupta %50’ye düşmektedir.
Grip aşısı zayıflatılmış inaktive virüsten elde edildiği için, yapılan çalışmalarda gebelik üzerinde bugüne kadar olumsuz bir etkisi gösterilmemiştir. Yinede doktor tarafından mutlak önerilmediği takdirde bebeğin organlarının geliştiği ilk üç ayda uygulanmamalıdır. Sağlık Bakanlığı’nın da bu konudaki önerisi, yüksek riskli grubta bulunan anne adaylarının ilk üç aydan sonra aşılanması yönündedir. Grip aşısı aynı zamanda emziren annelere de güvenle yapılabilir.
Grip, gebelik esnasında ortaya çıkarsa hastalık daha ağır seyredebilir!
Grip mevsimi başladığında anne adayları da bu enfeksiyona yakalanabilir. Normalde bu virüsün, bebeğe geçmesi ve olumsuz bir etki yaratması beklenen bir durum değildir. Hamileliğin kendisi de tek başına gribe yakalanmak için bir risk faktörü oluşturmaz.
Genellikle anne adayları sağlıklı ve genç bireyleden oluştuğu için gribin istenmeyen etkilerinin ve ciddi komplikasyonlarının görülmesi nadirdir. Ancak bu komplikasyonların gebelik esnasında ortaya çıkması durumunda daha ağır seyredebileceği göz önünde bulundurmalıdır.
Özellikle gebeliği sonbahar- kış aylarına denk gelen anne adayları, grip aşısı ile ilgili olarak, kadın hastakları ve doğum uzmanlarından bilgi almaları ve ancak doktorunun gerekli gördüğü durumlarda aşı olmaları doğru olacaktır.